500 yıllık bir tarihi geçmişe sahip olan kahve, sanayileşmenin tüm dünya üzerinde egemenlik kurması ve şehirlerin ortaya çıkmasıyla birlikte daha fazla tüketilmeye başlandı. Son 100 yılda yeni bir kahve kültürü oluştu. İnsanlar, sabahları ayılabilmek için, gün içerisindeki enerjilerini korumak için hatta sadece keyif için kahve tüketmeye başladılar. Böylelikle kahve, insanların hayatlarında vazgeçilmez bir yere sahip oldu.
Türkiye’de kahve içenlerin sayısıyla doğru orantılı bir biçimde kahve dükkanlarının sayısı da artıyor. Fakat bu artış, gösterilen talebin çok üzerinde olduğu için bu dükkanların birçoğunun ömrü kısa süreli oluyor. Biz Türkler, çok fazla kahve içtiğimizi düşünsek de diğer ülkelerle kıyasladığımızda son derece az kahve tüketiyoruz. Türkiye’de kişi başına yıllık 0.4 kg kahve tüketiliyor ve en çok kahve tüketen ülkeler listesinde 104. sırada bulunuyoruz.
En çok kahveyi tüketenler ise genellikle Baltık ülkeleri. Hem iklim şartları hem de kahve kültürünün tam anlamıyla günlük hayata oturmasıyla insanlar için vazgeçilmez bir içecek olmayı başarmış. Türklerden yola çıkacak olursak, nasıl ki biz çaysız yapamayız, her yerde ve günün her saatinde çay içebiliriz, Baltık ülkelerinde yaşayan insanlar için de aynı şey kahve için geçerli. Uluslararası Kahve Organizasyonu tarafından en çok kahve tüketen ülkelerin listesi;
Finlandiya (12 kg)
Finlandiya, yıllık 12 kilogramla en çok kahve tüketilen ülke konumunda yer alıyor. Bunun en büyük nedeni ise Fin kültürü. Finlandiya’da hemen hemen her etkinlikte kahve ikram edilir. Bir kutlamada çeşit çeşit kahveye denk gelebilirsiniz. İş toplantıları da yine aynı şekilde kahve eşliğinde düzenlenir. Üstelik kahvelerine şeker yerine peynir koymalarıyla ünlüdürler.
Norveç (9.9 kg)
Norveç 9.9 kilogram kahve tüketimiyle listenin ikinci sırasında yer alıyor. Norveç’te insanlar, buz gibi soğuk havalarda içlerini ısıtacak bir içeceğe ihtiyaç duymuşlar. Bu sorunu da kahveyle gidermişler. Aklınıza gelebilecek neredeyse her şeyi kahvenin içine koyan (örneğin salam) Norveçliler, son olarak kahvelerine bozuk para koymuşlar. Karsk adını verdikleri bu kahve çeşidinde bozuk para, bardağın en altına yerleştiriyor ve para gözden kayboluncaya dek kahve ekleniyor. Üstüne de parayı görene dek likör ekliyorlar. Buz gibi havalarda içinizi ısıtmak için birebir.
İzlanda (9 kg)
İzlanda, en çok kahve tüketen 3. ülke konumunda olsa da en kaliteli kahvelerin içildiği yer olarak biliniyor. Kahveye son derece önem veren İzlanda halkı, günün her saatinde bir bardak doldurup, buz gibi havanın içe işleyen soğuğunu kırabilir. Kahveyi kitapla özdeşleştirmede son derece başarılı olan İzlandalılarda kahve genellikle bókakaffis olarak bilinen minik, tatlı mekanlarda tüketiliyor.
Danimarka (8.7 kg)
Danimarka’da yılda kişi başına 8.7 kg kahve tüketiliyorsa bunun 8 kilogramı stempelkande’dir. Ülkenin sokaklarında nereye bakarsanız bir kahveci, ve o kahvecide önünde french press’le oturan bir müşteri bulabilirsiniz. Stempelkande, french press anlamına geliyor ve Danimarka halkı günün büyük çoğunluğunu bu kahveyi tüketerek bitiriyorlar. Danimarka’ya yolunuz düşerse eğer, kahve içmeden önce Avrupa’nın en pahalı kahvesinin burada satıldığını da unutmayın.
Hollanda (8.4 kg)
En çok kahve tüketen ilk 7 ülke içerisinde Baltık ülkesi olmayan bir tek Hollanda bulunuyor. Halkın da kahve kültürü, nispeten daha soğuk olan Baltık ülkelerine oranla biraz daha farklı. Danimarkalılar gibi kopkoyu, acı mı acı filtre kahve yerine sütü bol, yumuşak içimli kahveleri tercih ediyorlar. Hatta ve hatta kendilerine özgü bir kahveleri var ki, adı Koffie Verkeerd. Kahveden daha fazla süt konularak elde edilen bu çeşidin adı da Türkçe’ye çevrildiğinde ‘yanlış kahve’ anlamını taşıyor. Öyle ki, kahveye mi süt koyuyorlar yoksa süte mi kahve katıyorlar orası henüz bilinmiyor.
İsveç (8.2 kg)
İsveç’in bu listede üst sıralarda yer almasının sebebi ne kahve kültürleri ne de soğuk iklimleri… Fika adını verdikleri kahve molaları halk için çok önemli. İsveçliler, sosyalleştikleri ve insanları birbirlerine yakınlaştırdığını düşündükleri bu molaları o kadar önemserler ki, kahvelerinden bir tanesi de aynı adı vermişlerdir.
İsviçre (7.9 kg)
İsviçre’de kahve kültürü denilince akla ilk olarak Nescafe geliyor. Piyasaya sürülen ilk hazır kahve olan Nescafe, İsviçre menşeli Nestle tarafından bulunmuştur. Gerçi ülkedeki kahve tüketimini bununla bağdaştırmak pek doğru olmasa da yine de kahveyi seven ve gün içerisinde saat fark etmeksizin tüketen bir topluluk.
Belçika (6.8 kg)
Belçika Hollanda’nın ardından Baltık ülkesi olmayan ülkeler arasında en ok kahveyi tüketen ikinci ülke konumunda yer alıyor. Kişi başına yıllık 6.8 kilogram kahve tüketen Belçika’da kahve kültürü 200 yıl öncesine dayandığı için insanların hayatlarında çok önemli bir yere sahip. Üstelik tatlılarıyla dünyaya nam salmış olan Belçika’da bir parça waffle veya çikolatanın yanında bir fincan kahve mutlaka içiliyor.
Lüksemburg (6.5 kg)
Dünyanın en küçük Avrupa ülkelerinden bir tanesi olmasına karşın en çok kahve tüketen ülkeler arasında kişi başına yıllık 6.5 kilogramla 9. sırada bulunuyor. Lüksemburg’da bir kafeye oturup, bir dilim kekin yanında bir fincan kahve sipariş etmek kadar doğal ve günlük hayatta gerçekleştirilmesi muhtemel bir aktivite daha bulunmuyor.
Kanada (6.5 kg)
Listeye 10. sıradan dahil olmayı başaran Kanada’da yıllık 6.5 kilogram kahve tüketiliyor. İklim açısından Baltık ülkelerinden aşağı kalır yanı olmayan Kanada’da içinizi ısıtmak için günün her saatinde kahve içebilirsiniz. Üstelik Tim Horton’s kahve dükkanı, ülkenin en büyük ve popüler kahve dükkanı konumundadır ancak, kalitesini korumak maksadıyla dünyaya açılmamış, yalnızca Kanada ve Amerika Birleşik Devletleri’nde faaliyet göstermeyi tercih etmiştir.
Pratik filtre kahvemizi deneyin!
Yeni kavrulmuş & öğütülmüş nitelikli çekirdeklerle hazırladığımız demlenmeye hazır pratik filtre kahvemizi sipariş verin, hazırlık ve temizlikle uğraşmadan taptaze filtre kahve için☕️